|
|
|
Bil ki yalvarırcasına, uzayan yollara dağılırcasına
Sonsuz bir mahşerin ortasında .
Bir zemzem suyu gibi seni seni özlüyorum...(20 EKİM 2005)
AMA EN SONUNDA ANLADIM SEN GİTMİŞTİN,SENİN GİTTİĞİN YERDE BEN KALMIŞTIM. SEN BİTMİŞTİN SENİN BİTTİĞİN YERDE BEN BAŞLAMIŞTIM. GÜNLER BİRBİRİ ARDINA AMA USULCA AMA AĞRITARAK AMA ACITARAK EN SONUNDA GEÇTİ İŞTE. SEN HALA YOKSUN.
BEN İSE SEYRETMEKTEN SIKILDIM ARTIK YAKAMOZLARI..
|
|
|
|
|
|
Olmadı işte. Artık her şeyi biliyorum.
Bağırsam çağırsam, “Ne bağırıyon lan bu saatte lavuk, manyak mısın? ”
diye karşılık verecek bir yabancı bile yok.
Artık her şeyi bilmekten başka çıkar yolum kalmadı. |
|
Gözlerime düşen sancı bir çocuk sanki.
çıplak ayaklarıyla basarak kapkara bir gölge düşürüyor yüreğime.
|
|
Giderken bende kalanları yani seni, yani aşkı, yani bizi alamayacak seni alıp giden ölüm elimden. Geri vermeyeceğim onları, benim onlar bana ait. |
|
Dayan be yüreğim dayanmalısın ışığım olmalısın. Tellere takılsan da be gülüm yine diri kalmalısın. Umut bir ekmektir direnmektir gülüm, gürül gürül yaşamalı. Kuruyan çatlak topraklara gülüm ırmak ırmak akmaktır.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|